Hotel Buyuk Keban

Dokuz katlı kule 66.90 metre boyunda (üstte süs olmadan 62.59 m, gözlem güvertesinde 51.65 m) ve inşa edildiğinde şehrin en yüksek yapısıydı. Zemin seviyesindeki yükseklik deniz seviyesinden 35 metre yüksekliktedir. Kulenin dış çapı 16.45 tabanda metre, içinde 8.95 metre çapında ve 3.75 metre kalınlığında duvarlar vardır. Üst katlarında İstanbul ve Boğaz'ın muhteşem manzarasına sahip bir restoran ve kafe bulunmaktadır. Ayrıca üst katlarda Türk gösterisine ev sahipliği yapan bir gece kulübü bulunmaktadır. Ziyaretçileri alt seviyeden üst katlara taşıyan iki işletme asansörü bulunmaktadır.

Gelecekteki Kapalıçarşı'nın çekirdeğinin inşası, Osmanlı'nın Konstantinopolis'in fethinden kısa bir süre sonra 1455/56 kışında başladı. Sultan II. Mehmet, tekstil ticaretine adanmış bir yapıya sahipti. [1] [5] Adına Cevâhir Bedestan (İngilizce: Taşlar Bedesten; ama aynı zamanda Osmanlı Türkçesinde: Bezzâzistan-i- cedîd, İngilizce anlamı: Yeni Bedesten) “Bedesten” kelimesi Farsça bezestan kelimesinin bir değişimidir (bedesten), bezden türetilmiştir (“kumaş”) ve “kumaş satıcılarının çarşısı” anlamına gelir. [6] Bina - dönüşümlü olarak Türkçe “İç” (İngilizce: İç), “Atik” (İngilizce: Antik) veya “Eski” (İngilizce: Eski) Bedesten - İstanbul'un üçüncü tepenin yamacında yatıyor, arasında Konstantin ve Theodosius antik Fora. Aynı zamanda ilk Sultan'ın sarayının yakınındaydı, Eski Saray (Türkçe: Eski Sarayi), aynı yıllarda da yapım aşamasındaydı ve Artopoléia (Yunanca: λοπωλαα) mahallesinden çok uzak olmayan, Bizans döneminde fırıncılar tarafından işgal edilmiş bir yer.

Taksim Meydanı (Türkçe: Taksim Meydanı), İstanbul"un Avrupa kesiminde yer almaktadır, Türkiye, restoranları ile ünlü önemli bir turizm ve eğlence bölgesidir, mağazalar, ve oteller. İstanbul Metro ağının merkez istasyonu ile modern İstanbul'un kalbi olarak kabul edilir. Taksim Meydanı aynı zamanda Pietro Canonica tarafından hazırlanan ve 1928 yılında açılışı yapılan Cumhuriyet Anıtı'nın (Türkçe: Cumhuriyet Anıtı) yeridir. Anıt, Türk Kurtuluş Savaşı'ndan sonra 1923 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 5. yıldönümünü anmaktadır.

Bu yeraltı yapısının adı, Konstantinopolis"in İlk Tepesi"ndeki büyük bir halk meydanından türemiştir., Stoa Bazilikası, altında başlangıçta inşa edildiği. Sarnıç dönüştürülmeden önce, yerine büyük bir Yerebatan durdu, Erken Roma Çağı"nda 3. ve 4. yüzyıllar arasında ticari olarak inşa edilmiştir., hukuk ve sanat merkezi. Bazilika, 476 yılında çıkan yangından sonra Illus tarafından yeniden inşa edildi. Eski metinler bazilika bir sütunlu çevrili ve Ayasofya bakan bahçeler içerdiğini gösterdi.Antik tarihçilere göre, İmparator Konstantin daha sonra yeniden inşa ve şehri harap 532 Nika ayaklanmalarından sonra İmparator Justinian tarafından genişletilmiş bir yapı inşa etti. Tarihsel metinler, sarnıcın yapımında 7.000 kölenin yer aldığını iddia ediyor. Büyük Konstantinopolis Sarayı ve Birinci Tepedeki diğer binalar için bir su filtreleme sistemi sağlayan genişlemiş sarnıç, 1453 yılında Osmanlı fethinden sonra ve modern zamanlara kadar Topkapı Sarayı'na su sağlamaya devam etti.

Chora'daki Kutsal Kurtarıcı Kilisesi (Türk Kariye Müzesi, Kariye Camii veya Kariye Kilisesi — Kariye Müzesi, Camii veya Kilise) Bizans kilisesinin hayatta kalan en güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir. [1] Kilise İstanbul'da, Fatih belediyesinin (belediye) batı kesiminde yer alan Edirnekapı mahallesinde yer almaktadır. 16. yüzyılda Osmanlı döneminde kilise camiye dönüştürülmüş ve son olarak 1948 yılında müze haline gelmiştir. Binanın içi ince mozaikler ve fresklerle kaplıdır.

Topkapı Sarayı (Türkçe: Topkapı Sarayı [1] veya Osmanlı Türkçesi: سسما) İstanbul'da büyük bir saraydır, Türkiye, Osmanlı Sultanlarının 624 yıllık hükümdarlığının yaklaşık 400 yılı (1465-1856) birincil ikametgahı olan büyük bir saraydır. [2] Kraliyet konutunun yanı sıra, saray devlet etkinlikleri ve kraliyet eğlenceleri için bir ortamdı. Şu anda önemli bir turistik cazibe merkezi ve Muhammed'in pelerini ve kılıcı da dahil olmak üzere Müslüman dünyasının önemli kutsal kalıntılarını içeriyor. [2] Topkapı Sarayı, 1985 yılında UNESCO Dünya Mirası Alanı haline gelen “İstanbul'un Tarihi Alanları” nda yer alan anıtlar arasında yer alıyor ve UNESCO'nun kriter iv altında “sarayların topluluklarının en iyi örneği [...] Osmanlı dönemi. “[3] Saray kompleksi dört ana avludan ve çok sayıda küçük binadan oluşmaktadır. Zirvede, saray 4,000 kadar kişiye ev sahipliği yapıyordu, [2] ve uzun bir kıyı şeridi ile geniş bir alanı kapladı. Camiler, bir hastane, pastaneler ve bir nane içeriyordu. [2] Bizans Konstantinopolis'in fatihi Sultan II. Mehmed'in emriyle 1459'da inşaat başladı. Başlangıçta bir önceki konuttan ayırt etmek için Yeni Sarayı (Yeni Sarayı) olarak adlandırıldı. 19. yüzyılda (şimdi kayıp) bir kapı ve kıyı köşkünden sonra “Topkapı” (Top Kapısı) adını aldı. Kompleks, 1509 depremi ve 1665 yangınından sonra büyük tadilatlarla yüzyıllar boyunca genişletildi. 17. yüzyıldan sonra Sultanlar Boğaz'daki yeni saraylarında daha fazla zaman geçirmeyi tercih ettikleri için Topkapı Sarayı giderek önemini yitirdi. Saray, Osmanlı mimarisinin birçok güzel örneğini içeriyor. Büyük porselen koleksiyonları içerir, cüppeler, silahlar, kalkanlar, zırhlar, Osmanlı minyatürleri, İslami hat el yazmaları ve duvar resimleri, yanı sıra Osmanlı hazineleri ve mücevherlerinin sergilenmesi.